(26.12.2024) Kendini değiştirmek için yeni yıl vaatleri neden hiç tutmaz?

[Webmaster]

Kendini değiştirmek için yeni yıl vaatleri neden hiç tutmaz?

Yeni bir yılın eşiğinden içeri adım attığımızda, pek çoğumuz, hayatımızın akışını değiştirme arzusu taşırız. Eski yılı geride bırakıp, yeni bir sayfa açma hissi, birçok kişi için motive edici bir görünüm sunar. Yeni yıla girmeden önce verilen sözler, yazılan listeler, sosyal medyada paylaşılan hedefler genellikle birçok umut taşır. Ancak çoğu zaman bu sözlerin, vaatlerin ve hedeflerin çoğunun birkaç hafta ya da ay sonra unutulduğuna şahit oluruz. Evet, yeni yıl vaatleri genelde gerçekleşmez. Bu sorunun arkasında yatan psikolojik ve sosyolojik sebepler aslında oldukça derindir.

Sembolik zamanlar

Öncelikle, insanlar hayatlarındaki dönüşüm ihtiyacını hissederler, fakat bu değişimin zamanlaması için belli sembolik anlara tutunurlar. Doğum günleri, evlilik yıldönümleri ya da özellikle yeni yıl gibi olaylar, değişim kararlılığı için sıkça tercih edilen anlardır. Bunun temelinde, bu tür dönüş noktalarının insan zihninde yeni bir başlangıç hissi uyandırması yatar.

Ancak, şu unutulmamalı ki yeni bir yıl, özünde sadece takvimdeki bir rakamın değişmesinden ibarettir. Eğer bu değişim dış bir sembol olarak kalır ve içselleştirilmezse, insanların hayalini kurdukları dönüşümleri başlatmaya yetecek kadar derin bir motivasyon sağlayamaz. Sonuçta “yeni yil” dediğimiz olay, Dünya’nın Güneş etrafındaki tam bir yörüngesini tamamladığı anlamına gelir. Yani hiçbir manası yok aslında.

İçsel motivasyon gerekli

Dolayısıyla yeni yılı bir milat olarak kabul etmek, içten gelen gerçek bir isteğin yerini dolduramaz. Pek çok kişi, yeni bir diyete başlamaya, sigarayı bırakmaya, daha fazla kitap okumaya ya da spor yapmaya karar verirken, bu kararların arkasında yatan asıl sebepleri sorgulamaz. İçsel bir motivasyon olmadan verilen sözler, tıpkı rüzgara karşı yüzmeye çalışmak gibidir; bir noktada yorulur ve pes ederiz. Çünkü asıl mesele, değişim için doğru anı beklemek değil, gerçekten değişim istemektir.

Gerçek değişim için gereken adımlar

Değişim sürecinde başarılı olabilmek için belli adımlar gerekiyor.

Bunun ilk adımı, hayatımızda bir şeylerin yolunda gitmediğini kabul etmektir. Kabul, çoğu zaman en zor adımdır, çünkü bu, eksikliklerimizi ve hatalarımızı kabullenmeyi gerektirir. Bu kabulleniş olmadan, başladığımız her değişim süreci yüzeysel kalmaya mahkûmdur.

Sadece kabul yetmiyor ama. İkinci olarak, bu değişim için gerçek bir arzu, yani ışığımızı yakacak bir istek gerekir. İşte bu noktada, yeni yılın sembolik değeri bir motivasyon sağlasa da tek başına yeterli olmaz. Arzunun, dış koşullardan bağımsız bir şekilde, kişinin kendi iç dünyasından doğması önemlidir.

İstek de yetmiyor. Değişim için bir diğer şart ise, bu değişimin gerçekleşebileceğine dair bir inanca sahip olmaktır. İnancın yokluğunda, çaba harcamak beyhude bir uğraş haline gelir. Ancak bu inancı sadece zihinsel bir söz olarak değil, somut bir şekilde hissederek taşımalıyız.

İş burada bitmez; bu inancı harekete dönüştürebilmek, değişim sürecinin en kritik aşamasıdır. Attığımız her adımın bir plan dâhilinde olması, hedeflerimize ulaşma yolunda bizi destekler.

Yani kısacası değişim için gereken şartlar: kabullenmek, istemek, inanmak, adımları atmak.

Sonuç olarak, yeni yıl gibi sembolik zamanlar, bizi motive etmek için birer araç olabilir, fakat kendi başlarına bir anlam ifade etmezler. Gerçek değişim, bu sembolleri anlamlı hale getiren içsel farkındalıktan ve sürekli çabadan doğar. Yeni yılda verilen sözlerin başarıyla hayata geçmesi için, bu süreci bir zamandan ziyade bir farkındalık yolculuğu olarak görmek şarttır. Ancak o zaman yeni yıl, sadece bir takvim değişikliği olmaktan çıkıp gerçekten yenilenmenin kapısını aralayabilir.

Dr. Cemil Şahinöz, Öztürk Gazetesi, Ocak 2025